İlk Okuma Yazma Sürecinde Yaşanan Zorluklar ve Çözüm Önerileri
9 Eylül 2024
Okuma yazma öğrenmek için yoğun çaba sarf edecekleri bu süreç bazı çocuklar için zorlayıcı olabilir. Özellikle okuma güçlüğü riski olan çocuklarda bu zorlayıcı süreç daha da belirgin olarak görülebilir.
Prof. Dr. Emine Rüya Özmen
Gazi Üniversitesi, Öğrenme Gelişim Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÖGEM) Müdürü
İlkokula başlamak çoğu çocuk için heyecanlı bir süreçtir. Oyunlarla geçen okul öncesi dönemini geride bırakan çocuklar, birinci sınıfın ilk okul günüyle birlikte yeni ve heyecan verici bir sürece geçiş yaparlar. Okuma yazma öğrenmek için yoğun çaba sarf edecekleri bu süreç bazı çocuklar için zorlayıcı olabilir. Özellikle okuma güçlüğü riski olan çocuklarda bu zorlayıcı süreç daha da belirgin olarak görülebilir. Bu çocukların erken fark edilmesi çocukların eğitim hayatındaki başarılarını doğrudan etkileyebilir. Bu nedenle okuma güçlüğü riski olan çocukların özelliklerini tanımak ve erken müdahalelerle onları desteklemek büyük önem taşır.
okuma güçlüğü riski olan çocukların özelliklerini tanımak ve erken müdahalelerle onları desteklemek büyük önem taşır.
Okuma Güçlüğü Nedir?
Okuma güçlüğü, nörobiyolojik temelleri olan bir tür özgül öğrenme güçlüğüdür. Okuma güçlüğü olan çocuklar temel olarak akranları ile benzer zekâ puanına sahip oldukları halde sesleri çözümleme sürecinde güçlük gösterebilirler. Bu durum çocuğun ilk okuma yazma öğrenme sürecinden zevk almasını engelleyebilir ve motivasyon kaybına yol açabilir. Ayrıca okuma sürecinde harfleri ve kelimeleri çözümlemek için gereğinden fazla çaba harcamak okuduğunu anlama becerilerini de olumsuz etkileyebilir. Bu zorluklar, ilerleyen eğitim hayatında düşük akademik başarıya neden olarak çocuğun kendine olan güvenini zedeleyebilir. Dolayısıyla, okuma güçlüğü riski olan çocuklara yönelik erken tespit ve müdahale büyük önem taşır.
Temel amacı okuduğunu anlama olan okuma yazmayı öğrenmek, içerisinde birçok beceriyi barındırır. Okuma-yazma öğrenme süreci birçok bilişssel beceriye sahip olmayı gerektirir. Okuma güçlüğü riski olan çocukların dikkat, bellek, dili anlama ve kullanma gibi becerilerdeki sınırlıkları bu süreci onlar için zorlu bir hale getirmektedir.
Okuma Güçlüğü Riski Olan Çocuklar Okuma Yazma Sürecinde Hangi Alanlarda Zorluk Yaşar?
Okuma güçlüğü riski olan çocukların ilk okuma yazma sürecinde zorluk yaşadığı alanlardan biri, ilk okuma yazmanın temelini oluşturan sesbilgisel farkındalık becerileridir. Sesbilgisel farkındalık, sözcüklerde yer alan sesbirimlerini, uyakları, heceleri fark etme ve değiştirme yeteneğidir. Örneğin kemer ve kalem kelimelerinin aynı sesle başladığını fark etme bir sesbilgisel farkındalık becerisidir. İlk veya son sesi aynı olan sözcükleri bulma, ilk veya son sesi farklı olan sözcükleri bulma, benzer sesli sözcükleri bulma gibi çalışmalar sesbilgisel farkındalık etkinlikleridir. Sesbilgisel farkındalık, okuma becerisi ile doğrudan ilişkilidir. Sesbilgisel farkındalık becerileri yaygın olarak okul öncesi dönemde çalışılması gereken bir beceridir. Ancak okul öncesi dönemde bu beceride hazır olmayan çocuklarda ilk okuma yazma öğretirken sesi fark etme aşamasında sesbilgisel farkındalık becerileri öğretilecek sesle ilgili geliştirilebilir. Çocuğa öğretilecek sesle ilgili sesbilgisel farkındalık çalışmalarının yapılması sesi, hece ve kelime içinde çözümlemesine yardımcı olur. Sesbirimsel farkındalık becerilerinin kazandırılması için öncelikle beceriye olumlu örneklerle model olunmalıdır. Gerektiğinde model olma sayısı arttırılmalıdır. Örnekler sunulurken görsellerden yararlanılmalıdır. Çocukların sıkılmaması için sesbilgisel farkındalık çalışmaları oyunlaştırılmalıdır. Çark çevirme oyunları, domino oyunları, resimli kart oyunları, eşleme oyunları gibi çeşitli etkinlikler yoluyla özellikle okuma güçlüğü riski olan çocuklar için bu süreç eğlenceli hale getirilmelidir.
Harf - Ses Eşleme Zorluğuna Dikkat!
Okuma güçlüğü riski olan çocukların ilk okuma yazma öğrenme sürecinde yaşadığı bir diğer zorluk ise harf - ses eşlemedir. Harflerin sesler ile ilişkilendirildiği okuma öğretim aşamasında öğrencilerin verilen sesi okuma, söylenen sesin harfini gösterme ve söylenen sesin harfini yazma gibi becerileri gerçekleştirmesi beklenir. Bu aşamada okuma güçlüğü riski olan çocuklar özellikle b-d, f-v, p-b, m-n gibi benzer ses özellikleri gösteren harfleri tanıma, ayırt etme ve söylenen sesi yazmada sorunlar yaşayabilirler. Harf-ses eşlemedeki bu sorunlar ilerleyen süreçte heceyi yanlış sesletme, heceleri yanlış bölme ve yanlış sözcük okumaya neden olabilmektedir. Bunun için birbirine benzer harfler farklı renklerle renklendirilerek kullanılabilir. Benzer ses özellikleri olan harflerin arka arkaya öğretiminden kaçınılabilir. Sesi fark etme çalışmaları ile harf-ses ilişkisi eş zamanlı olarak öğretilmelidir. Harf-ses eşleme öğretimi sırasında harfi yazma çalışmalarına da yer verilmelidir. Harfi yazarken harfin ismi söylenmemeli sesi verilmelidir. Öğrencilerin yazmayla ilgili güçlüklerin üstesinden gelebilmek için harflerin yazımı detaylı olarak betimlenmelidir. Örneğin A harfi çizilirken önce kalemimi üst satıra koyuyorum, sola doğru alt satıra kadar kalemimi kaldırmadan eğik çizgi çiziyorum gibi. Güzel yazılmış harf örnekleri sunulmalı ve bu örneklerin güzel yazılmasını sağlayan nedenler (satır arasına yazılmış, düzgün çizilmiş vb) betimlenerek açıklanmalıdır. Başlangıçta silik olarak verilen harflerin üzerinden giderek yazma çalışmaları yapılırken zamanla ipuçları geri çekilmelidir.
Ses ve Hece Birleştirme Aşamasında Zorluk Yaşayan Çocuklar Alıştırma Yapmalı
Okuma güçlüğü riski olan çocukların zorluk yaşadığı alanlardan bir diğeri ise sesleri ve heceleri birleştirmedir. Ses ve hece birleştirme aşamasında öğrencilere bolca alıştırma yaptırılmalıdır. Bu aşamalarda ‘uzatarak birleştirme’ stratejisinden faydalanılabilir. Son ses ya da hece uzatılarak okunarak bir sonraki ses ya da hece ile birleştirilir. Hece birleştirmede sözcükler yazılırken heceler farklı renk kutucuklarla belirtilebilir. Hecelerin altına renkli noktalar koyularak hecelerin fark edilmesi sağlanabilir. Heceler okunurken okunuş yönü oklar ve noktalarla fark ettirilebilir. Sözcüklere her adımda yeni heceler eklenilerek yapılan sözcük piramitlerinden faydalanılabilir. Diğer tüm aşamalarda olduğu gibi burada da okuma ve yazma çalışmaları paralel ilerlemelidir. Yazma çalışmalarında hem bakarak yazma hem de söylenileni yazma alıştırmalarına mutlaka yer verilmelidir. Özellikle söylenilen hece ve kelimeleri yazdırma, çocuğun okuma becerisine de katkıda bulunur.
Çocuğa 'Kendini İzleme Tabloları' Yapılabilir
Tüm bunlara ek olarak öğrencilerin motivasyonlarının arttırılması için kendini izleme tablolarından faydalanılabilir. Okuma yazma öğretim aşamaları bir kontrol listesi olarak hazırlanıp her aşamada yapılacaklar yazılıp (ör:‘Sesi okudum.’, ‘Sesi diğer sesler arasından gösterdim.’ vb) aşamayı temsil eden resimle görselleştirilebilir. Bir ses öğretimi için her aşama uygulandıktan sonra kontrol listesine çek işareti konabilir. Kendini izleme çizelgesinin sesler öğrenildikçe çocuğun bağımsız olarak aşamaları gerçekleştirmesinde büyük faydası vardır.
Akıcı Okuma Sorunları da Takip Edilmeli
Sözcük ve cümle okuma aşamasından itibaren okumada akıcılığın da gelişmesi beklenmektedir. Bunun için metinleri model okuma, tekrarlı okuma, eşli ve koro okuma metinde geçen kelime listelerini metni okumadan önce okuma stratejilerinden faydalanılabilir. Tüm bu okuma öğrenme sürecinde çözümleme becerisinin gelişimi ile okuduğunu anlamaya yönelik çalışmalar da birlikte devam ettirilmelidir. Bunun için okunan sözcük ya da cümleyi görseli ile eşleştirme, okunan cümlede ifade edilen bilginin doğru ya da yanlışlığı konusunda karar verme gibi etkinlikler yaptırılabilir.
Erken ve Etkili Müdahalelerle Zorluklar Aşılabilir
Sonuç olarak, okuma güçlüğü riski olan çocukların ilk okuma yazma sürecinde yaşadıkları zorluklar erken dönemde fark edilip müdahale edilmezse, bu durum uzun vadede bu çocukların akademik başarılarını ve motivasyonlarını olumsuz etkileyebilir. Bu çocukların ihtiyaçlarına yönelik bireysel müdahalelerin yapılması, onların okuma ve yazma becerilerinde ilerleme kaydetmelerine, öğrenme sürecinden keyif almalarına yardımcı olacaktır.
Erken ve etkili müdahalelerle, okuma güçlüğü riski olan çocukların okuma yazma sürecini başarılı bir şekilde tamamlamalarına destek olabiliriz.
Prof. Dr. Emine Rüya Özmen
Gazi Üniversitesi
Öğrenme Gelişim Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÖGEM) Müdürü
Önemli Hatırlatma
Bu içerik ilgili uzman danışman tarafından izleyicilerimizi bilgilendirme amaçlı
hazırlanmıştır. Kendinizin veya çocuğunuzun sağlığı ile ilgili her konuda, bir tıp
doktoruna veya çocuk eğitimi ve psikolojisi alanında çalışan uzmanlara danışmanızı tavsiye
ederiz.