Çalışan Anne Rehberi

Çalışan Anne Rehberi

Önemli olan çocukla 24 saat değil, “nitelikli” vakit geçirmek.

Doç. Dr. Emrah Akbaş

Doç. Dr. Emrah Akbaş

Annelik ve iş yaşamı arasındaki dengeyi kurmak için suçluluk duygusundan da uzaklaşmanız gerek.

Doç. Dr. Emrah Akbaş

Günümüzde anneler daha önce hiç olmadığı kadar çalışma hayatının içinde. Kuşkusuz bu büyüyen Türkiye ile uyumlu bir olgu. Ancak çalışan annelerin iş ve ev yaşamları arasındaki dengeyi kurmaları bazen oldukça güç oluyor. Çoğu zaman suçluluk duygusu yaşayabiliyorlar ve bu da stres düzeylerini artırıyor. Yapılması gereken şey, annelik ve iş yaşamı arasında bir

denge

oluşturmak ve daha sonra düzenli ve disiplinli bir biçimde bu dengeyi korumak.

Bu dengeyi koruyabilmek için çalışan annelerin hayatına girmesi ve bir daha çıkmaması gereken bazı kavramlar var:

İş planı, program, takvim ve disiplin

… Önemli olan günü doğru planlamak ve uygulayabilmek. Program veya disiplin kadar önemli olan diğer şey de

sınır koyabilmek

. Bazı insanlar işine tutkuyla bağlıdır ve gece gündüz ayrımı yapmaz. Ancak anne olduysanız artık sınır koymanın vakti gelmiş demektir. İşyerinde de iyi bir planlama yapmalısınız ve mesai saatlerini verimli geçirerek mümkün olduğu kadar işi işte bitirmelisiniz.

Annelik ve iş yaşamı arasındaki dengeyi kurmak için

suçluluk duygusu

ndan da uzaklaşmanız gerek. Önemli olan çocukla 24 saat değil, “nitelikli” vakit geçirmek. Çalışan anneler bir kere televizyonu yaşamlarından çıkarmalıdır. Burada da bulabileceğiniz “çocuğunuzla oynayabileceğiniz oyunlar” tarzı makale ve yazılar size TV karşısında zaman geçirmektense, çocuğunuzla nitelikli zaman geçirmenizi sağlayacak etkinlik ve oyunlar konusunda size fikir verecektir.

Çalışan annedeki suçluluk duygusunu azaltmak için çocuğun kime

emanet edildiği

de önem taşır. Çok şükür, ülkemizde hala geleneksel dayanışma devam ediyor ve anneanneler, babaanneler ve dedeler Hızır gibi imdada yetişiyor! Ama böyle bir imkânı olmayanlar için

bakıcı seçimi

hayati önem taşıyor. Bakıcı seçiminden önce, evvela bir çocuğun sağlıklı bir bağlanma süreci yaşayabilmesi için annesiyle en azından ilk birkaç ayı birlikte geçirmesi hayati önem taşıyor. Anne adaylarının planlaması gereken en önemli şeylerin başında bu konu geliyor. Bakıcı seçimiyle ilişkili olaraksa, ince eleyip sık dokuyup bir bakıcıya karar vermek ve daha sonra bu bakıcıdan vazgeçmemek gerekiyor. Çocuğun güven duygusunun gelişimi bakımından bu konuya özen gösterilmeli.

Gün içinde annelerin hem bakıcıyla hem de çocukları ile ara fotoğraf ve video paylaşımında bulunarak

irtibat

halinde olması önemli.



Eve iş getirmemek

ve vakti organize bir biçimde kullanmak bir diğer önemli konu. Çocuk uyuduktan sonraki zamanı da iş için değil,

kişisel ilgi ve hobiler için ve eşlerle birlikte

değerlendirmek gerek. Eşlerle geçirilen zamanı da nitelikli kılmakta fayda var. Örneğin, çocuklar olmadan baş başa yemek veya kahve ritüelleri oluşturulabilir. Çoğu insan evliliği olduğu gibi yaşıyor ve böylece heyecanını yitiriyor. Hâlbuki evlilik de herhangi bir organizma misali beslenmek, ilgi ve sevgiyle büyütülmek ister. Çalışan bir anne, programlı ve organize yaşam tarzı içinde evliliğine de yatırım yapmanın yollarını bulacaktır.

Çalışan annelerin bazı şeylerden

feragat

etmesinde fayda var. Kıyafetlerin jilet gibi ütülü olması arzu edilen bir şeydir ama en azından bir süre nevresimleri ütülemeseniz de olur. Yani ev işlerinde eski alışkanlıklarından bir kısmını terk etmeniz gerekecek. Bu noktada,

ev işlerinin eşler arasında adilane paylaşımı

önemli. Bunu da birbirini kırmadan yapmanın yolu, iyi bir

işbölümü

yapmaktan geçiyor. Kimin hangi işten sorumlu olacağı birlikte kararlaştırılmalı ve centilmenlik anlaşmasını kimse ihlal etmemeli!

Feragat edilmesi gereken bir diğer büyük alışkanlık ise

mükemmeliyetçilik

! Kusursuz yemekler yapamayabilirsiniz. Akşam yemeğinde masayı birbirinden leziz ve çeşitli yemeklerle donatamayabilirsiniz. Ev biraz dağılabilir. Misafirlerinize mahcup olabilirsiniz. Mükemmeli bu konularda aramamalısınız. Asıl mükemmel olan şey, sizin bir anne olmanız ve İlahî bir emanet olan yavrularınızın olması. Mükemmeliyetçi değil, affedici olun… Öncelikle de kendinizi affedin… Affetmek çok iyi gelecek size…

Bırakın yılları, günler geçtikçe, çocuğunuzun eskiyen hallerini özlediğinizi fark edeceksiniz. Öyleyse, önemli olan onunla geçirdiğiniz zamanın mahiyeti ve niteliği.

Titizlik takıntısı

ndan da kurtulmak gerek. Ülkemizde hala pek çok salon “misafir odası” olarak ayrılmakta ve koltuk takımlarının üzeri örtülerle kapatılmakta. Misafire bir “görüntü” sunmak yerine her ânı yaşama dâhil etmeyi seçmek gerek. Koltuk takımlarınız ilk günkü gibi gıcır gıcır olsa bile, önünde sonunda, modası geçecek! Üzerindeki lekelerde ise anılarınız yaşayacak.

Yetersizlik duygusuyla baş edebilmek için çalışan anneler biraz da kendilerini şımartabilirler. Çalışan anne olmak zordur ama herkes çalışan bir anneyi parmağı ile gösterir. Çalışan bir anne, çocuğu için de iyi bir

rol model

dir aynı zamanda.

İş disiplini ve ahlâkı

ile rol modeldir her şeyden evvel. Çalışan bir annenin çocuğu bilir ki, annesi çalışkandır ve sorumluluk sahibidir.

Çalışan bir anne

esnek ve spontan

dır. Öyle uzun uzun düşünmeye vakti yoktur ve bundan dolayı, pratiktir. Anlık çözümler üretebilir. Katı tutumları yoktur, kolay uyum sağlar. Bu esneklik ve uyum kabiliyeti, çalışan annenin

örgütleme

becerilerini de geliştirir.

Sonuç olarak, her güçlükle birlikte bir kolaylık vardır. Bize güç gelen şeyler aslında biz farkına bile varmadan bizi güçlendirir. Çalışan bir anne olmayı, yaşamı tek bir ânda hissedebilme fırsatına dönüştürün. Çalışan anneler aslında, sadece iş ile ev arasında bir denge kurmuyor, hayatın her alanını ve ânını bir dengeye oturtuyor. Bu açıdan düşünüldüğünde, çalışan anneler yaşadıkları güçlüklere rağmen, ruhsal bakımdan bir bütünlük hissine oldukça yakınlar. Yeter ki bunun farkında olsunlar…

Önemli Hatırlatma

Bu içerik ilgili uzman danışman tarafından izleyicilerimizi bilgilendirme amaçlı hazırlanmıştır. Kendinizin veya çocuğunuzun sağlığı ile ilgili her konuda, bir tıp doktoruna veya çocuk eğitimi ve psikolojisi alanında çalışan uzmanlara danışmanızı tavsiye ederiz.

İlgili Makaleler