Bazı ebeveynler çocukların istenmeyen davranışlarını kontrol altına almak için ceza ve tehdit benzeri yöntemlere başvurabiliyor. Ne yazık ki bu tür davranışlar çocukların davranışlarını uzun vadede olumsuz şekilde değişmesine neden olabilir.
Ebeveynler sıklıkla çocuklarını eğitmek için bu tür tehdit içeren cümleler kurabiliyor. Ancak tehditler ve korkuya dayalı bu söylemler ve yöntemler, çocuğun hatalarından ders çıkarmasını engellerken, uzun vadede çocuğun psikolojik sağlığına zarar verebiliyor.
Çocuk yetiştirmede pozitif dil ve empati temelli yaklaşımlar ise her zaman daha kalıcı çözümler sunuyor.
Korkutma, ceza ve tehdite dayalı ebeveynlik çocuk ile anne-baba ilişkisini nasıl etkiler? Çocukla konuşurken nasıl yaklaşılmalıdır?
Psikolog Mehmet Büyükçorak, çocukla doğru iletişim kurma yöntemleri hakkında TRT Haber'e bilgi verdi.
Çocukları Tehdit Etmenin Olumsuz Etkileri
"Ekran süresini sınırlamalı mıyım?" "Bağırmak zorunda kalmamak için ne yapabilirim?"
"Mola gibi cezaları mı yoksa bazı çizelgeler belirleyip ödül mekanizmalarını mı kullanmalıyım?"
Günümüz ebeveynlerinin bu tür sorularının oldukça fazla olduğuna dikkat çeken Psikolog Mehmet Büyükçorak, yanlış davranışların çocuk - ebeveyn ilişkisinde derin çatlaklar oluşturabileceğine vurguladı. Psikolog Mehmet Büyükçorak, "Ebeveyn olmak eski dönemlere göre artık daha zor ve çocuklarımızla bir günü tamamlamak için tehditler, molalar veya korkuya dayalı sonuçlar gibi hızlı çözümlere başvurmak kolay gelebilir. Çocuklarımızın davranışları bazen sinir bozucu, istenmeyen ve hatta kendileri veya başkaları için tehlikeli olduğunda, ebeveynler başka nereye başvuracaklarını bilmedikleri için olumsuz sonuçlarına rağmen bilindik birtakım uygulamalara yönelebilirler. Ancak, yapılan tehdit uygulamalarının çocuklar üzerinde yaratabileceği olumsuz etkileri anlamak son derece önemli" diye belirtti.
Tehdit ve cezaların çocuk - ebeveyn ilişkisine etkileri
Güç mücadeleleri ve çatışmalar
Tehditler, aile içi güç mücadelelerine ve çatışmalara yol açabilir.
Çocuklar, cezadan kaçınmak için belirli davranışları sergiler, ancak bu durum samimiyeti ve güveni zedeler.
Duygusal güvenlik eksikliği
Tehditler ve cezalar tutarsız ve öngörülemez olabilir, bu da çocukların duygusal güvenliklerini olumsuz etkiler.
Korku ve endişe
Korkuya dayalı disiplin yöntemleri, çocukların ebeveynleriyle güvensiz ve endişeli bir ilişki kurmalarına neden olabilir.
Davranışların gizlenmesi
Tehdit edilen çocuklar, istenmeyen davranışlarını saklama eğilimi gösterir ve bu da onların özgüvenlerini zedeler.
İlişki güveninin zedelenmesi
Çocuk - ebeveyn ilişkisi üzerindeki güven eksikliği, uzun vadede bağ kurma ve ilişki yönetimi konusunda zorluklara yol açabilir.
Ceza ve Tehdit Özgüven Düşüklüğüne Neden Olabilir
Psikolog Mehmet Büyükçorak, "Korku ve tehdit temelli ebeveynlik çocuklarda düşük özgüven, arkadaşlık ve romantik ilişkilerde zorluklar, zayıf karar verme becerileri ve yaşam risklerini değerlendirmede zorluklarla sonuçlanabilir. Sormamız gereken soru, neden çocuğumuzdan belirli bir davranışı istediğimiz ve yalnızca bu davranışa uymasını beklerken, çocuğumuzun doğal olarak işbirliği yapma arzusuna müdahale eden engelleri gözden kaçırıp kaçırmadığımızdır" dedi.
Tehditle terbiye edilen ortamda büyüyen çocukların hatalarından ders çıkarmadıklarını ifade eden Büyükçorak, "Örneğin; bir ebeveynin, çocuğunun düşüp yaralanmasından korktuğu için oyun alanında oynamasını yasakladığını varsayalım. Bu, çocuğun yalnızca gelişim için gerekli olan eğlenceli oyunu deneyimleme fırsatını değil, aynı zamanda onun hata yapma ve doğal sonuçlar yoluyla öğrenme fırsatını da engelliyor. Bu tür helikopter türü ebeveynlik tarzında büyüyen çocuklar zor veya rahatsız edici durumlarla karşılaşamayacaklar çünkü ebeveynleri onların bu tür durumları deneyimlemesine izin vermeyecek kadar korkuyor. Ancak çocukların öğrenebilmeleri, büyüyebilmeleri ve üstesinden gelme ve başarma yeteneklerine sahip olduklarını bilme güvenini kazanabilmeleri için zor durumları deneyimlemeleri gerekiyor" diye ifade etti.
Çocuğa Nasıl Yaklaşmak Gerekir?
Çocukların bazı ‘sorunlu’ davranışlarının temelinde karşılanmamış bir takım ihtiyaçların bulunabildiğine dikkat çeken Psikolog Büyükçorak, ebeveynlerin tepkinin altında yatan nedene odaklanması ve onu düzeltmeye çalışmasının çoğu zaman olumlu sonuç verdiğini söyledi.
Psikolog Mehmet Büyükçorak, "Aslında bağırarak, öfke nöbetleri geçirerek, aşırıya kaçan eylemler yaparak, karşılık vererek, inatlaşarak ve daha fazlasını uygulayarak temelde yatan ihtiyaçlarını ifade etmeye çalışırlar.
Ebeveynler olarak bizlerin görevi, çocuklarımızın duygularını nasıl tanımlayacaklarını öğrenmelerine yardımcı olmak ve onlara duygularını anlama ve ifade etmeleri konularında yardımcı olmaktır.
Buradaki esas mesele, davranışa bakmak yerine çocuğun penceresine geçmek ve olup bitenleri onun bakış açısından görmek için empatik bir bağ kurmamızdır" diye vurguladı.
Önemli Hatırlatma
Bu içerik ilgili uzman danışman tarafından izleyicilerimizi bilgilendirme amaçlı
hazırlanmıştır. Kendinizin veya çocuğunuzun sağlığı ile ilgili her konuda, bir tıp
doktoruna veya çocuk eğitimi ve psikolojisi alanında çalışan uzmanlara danışmanızı tavsiye
ederiz.