Azaltın, Yeniden Kullanın, Geri Dönüştürün
Çocuklarınızı çevreyi tanıyan ve doğal kaynakları koruyan bireyler olarak yetiştirin.
Yaşanılan çevre, insanların yaşam alışkanlıklarından kaynaklanan aşırı tüketim ve ürünlerin üretim yöntemlerinden olumsuz etkileniyor. Bir yandan da hızla artan nüfus, yaşam alışkanlıklarımızı değiştirmemize neden oluyor. Öyle ki domates yetiştirme uygulamalarından, içme suyu elde etmeye, pamuklu kumaş üretiminden, atık suyun arıtılmasına kadar her alanda sürekli yeni uygulamalar geliştiriliyor. Üretimde sadece verim ve ekonomiye odaklanılması, üretimin çevreye olan etkilerinin öngörülememesine neden olabiliyor. Ekosistemdeki dengelerin bozulması sonucunda farklı bir dünyada yaşıyoruz ve bugünün dünyası, çocukların yetişkin olacakları gelecekte daha farklı bir yer haline gelecek.
Doğal kaynakları bilen ve koruyan bireyler yetiştirin
Ebeveyn olarak doğal kaynakları koruma bilincine sahip bir birey yetiştirmek ise sanıldığı kadar zor değil. Çocuklar erken yaşlarda çevrelerini keşfetmeye ve nasıl sorusunu sormaya başlarlar. İçinde yaşadıkları ekolojik sistem (ekosistem) en çok merak ettikleri konuların başında geliyor. İklim değişikliğinin sonucunda farklı coğrafyalarda farklı çevresel afetler gözlemleniyor ancak sebep olduğu zararları azaltmak mümkün. Doğal kaynakları koruyan ve bilinçli kullanan bireyler yetiştirmek için ilk adım; bu kaynakları doğru şekilde tanıtmak. Çocuklar, ‘yenilenebilir ve yenilenemeyen doğal kaynakların, tüketilen ürünlerin hangi malzemeden ve nasıl üretildiğini, ürünler kullanıldıktan sonra ortaya çıkan atığın nasıl bir yol izlediğini’ bilirlerse bilinçli tüketici olma yolunda ilk adımı atmış olur.
Çocuğa çevreyi korumak için yaptıklarınızı gösterin
Öncelikle çocuklar, çevreyi tanımaları için gözlem yapabilecekleri doğa gezilerine çıkarılabilir. Bu sayede hayvanları, bitkileri, ormanları ve denizleri sadece kitaplardan değil, deneyimleyerek öğrenme imkânı bulabilirler. Doğaya atılan plastiğin, arıtılmayan suyun, fazla tüketilen enerjinin canlıları ve doğayı nasıl olumsuz etkilediğini de böylece yakından görmüş olurlar. Sonrasında kendiliğinden çevreyi korumaya gönüllü olur ve kaynakların neden verimli kullanılması gerektiğini daha iyi anlarlar. Ekosistemdeki dengeyi korumak için çocukların günlük hayatta evsel atığın miktarını azaltma, yeniden kullanma ve geri dönüştürme gibi bazı alışkanlıklar kazanmasını sağlayabilirsiniz. Atıkların toplanma, gerekirse ara işlem görme, geri dönüştürülemiyorsa düzenli depolama tesisine gitme aşamalarını örnek olarak anlatabilirsiniz. Market alışverişinde kullanılan plastik poşetler yerine, kullanım ömrü uzun olan ve defalarca kullanılabilir çantaları tercih ederek, ambalaj atığını azalttığınızı söyleyebilirsiniz. Çevreyi korumak için paketleme sürecinde en az malzeme kullanılan veya ambalajı geri dönüştürülebilen ürünleri tercih ettiğinizi anlatmanız da çocuk için oldukça faydalı olur.
Evsel atık miktarını azaltın
Evsel atık miktarını azaltmanın en önemli adımı organik atığı (yemek, sebze, meyve, vb. atıklar) kontrol etmek, diğeri de atığın üretim amacında veya başka bir fonksiyonda yeniden kullanımıdır. Satın aldığınız cam ve plastik kaplardaki ürünleri kullandıktan sonra, bu kapları farklı amaçlarla kullanmak, depozito sistemiyle çalışan içecekleri tercih etmek, kullanılmayan iyi durumdaki kıyafetleri ve oyuncakları başkalarına vermek gibi alışkanlıklar buna örnek olabilir. Böylece oyuncakların farklı oyunlarda kullanma, kâğıt, plastik gibi ambalaj atıkların el işi projelerinde değerlendirme gibi uygulamalarla, çocukların hayal gücünü geliştirerek ve kaynakları daha verimli kullanmaya yönelik yaratıcı fikirler üretmelerine yardımcı olabilirsiniz.
Çöpler neden ayrıştırılmalı anlatın
Ayrıca evde cam, metal, karton ve diğer ambalaj atıklarını organik atıklardan ayrıştırarak, karışık atık işlemi görmesine engel olabilirsiniz. Yapacağınız bu ufak ayrıştırma ile atıklar, geri dönüşüm tesislerinde doğru şekilde hammaddeye dönüştürülerek üretimde yeniden kullanılabilen bir malzeme haline gelecektir. Çöpleri ayrıştırmadığınızda plastik bir şişenin düzenli depolama alanında çözünmesi en az 450 yıl alırken, bazı şişelerin dönüşümü ise 1000 yılı bulabiliyor. Atıkları ayrıştırmamak ise, plastiğin kontrol edilmesi zor miktarda atık hacmine yol açmasına ve plastik şişe hammadde kaynaklarının tükenmesi gibi yine çevresel zararlara neden olabilir. Bir plastik şişeden yola çıkarak, bir atığın yaşam döngüsünde ne türde ve miktarda çevresel etkiye sebep olduğunu açıklamak, çocuklara geri dönüşümü anlatırken oldukça etkili olacaktır.
Doğal ama sınırlı kaynaklar
Çevresel kaynakların verimli kullanılmasında en önemli konuyu su tüketimi bilinci oluşturuyor. Çocuklara ellerini yıkarken ve dişlerini fırçalarken musluğu uzun süre açık bırakmamaları, suyu boşa akıtmamaları gerektiği gibi konular anlatılarak, suyun tükenebilir bir kaynak olduğu ve sadece ihtiyaçları kadar kullanmaları gerektiği öğretilebilir. Örneğin bahçeli bir eviniz varsa, yağmur sularını bir konteynırda biriktirip, bitkileri biriktirdiğiniz su ile sulayarak örnek olabilirsiniz. Doğal kaynakları koruma, az kullanma, tekrar kullanma veya geri dönüşümle ilgili çocuklarınıza anlatabileceğiniz ya da gösterebileceğiniz benzer örnekler çoğaltılabilir. Günlük yaşamınızda çocuklara ihtiyaç olmadığında ışıkların söndürülmesi, tablet, bilgisayar gibi araçların kapatılması gibi çevre dostu diğer temel alışkanlıklar kazandırılabilir. Tüm insanların barış ve refah içinde yaşamasını sağlayacak sürdürülebilir kalkınmanın temelinde, sürdürülebilir çevre bulunur. Çocuklara bırakılacak en kıymetli miras; küçük yaşlarda örnekler ve uygulamalarla kazandırılan çevre bilincidir.
Dr. Öğretim Üyesi Nur H. Orak
Marmara Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü