Çocuğunuz okula gitmek istemiyorsa, okulda sıkıldığını söylüyorsa veya okuldan mutsuz dönüyorsa ona okulu sevdirmek için neler yapabilirsiniz? Ebeveynlerin doğru yönlendirmesiyle çocuklar okulla ve öğrenmeyle olumlu bir bağ kurabilir.
Çocuğunuz okula gitme ve öğrenme konusunda isteksizse ebeveyn olarak sizin desteğiniz oldukça önemli. Anne baba olarak çocuğunuzun okulla ve öğrenmeyle olumlu bir bağ kurmasına yardımcı olabilirsiniz.
Okulu seven öğrenciler genellikle fikirlerini veya sorularını, karşılaştıkları zorlukları ve nelerden heyecan duyduklarını paylaşma konusunda kendilerini daha rahat hisseder. Okula gitme konusunda isteklidir, kendi başlarına kalabilme, arkadaş edinebilme, duygusal dayanıklılıkları yüksektir.
Çocuğunuz Okula Gitmek İstemiyor mu?
Bazı çocuklar ise okula gitmek istemeyebilir ve okulu sevmediklerini söyleyebilirler. Okula gitmek istemeyen çocuklar, ders sırasında veya arkadaşlarıyla iletişimde ‘bundan hoşlanmıyorum’, ‘anlattıklarını dinlemiyorum ya da önemsemiyorum’ gibi sözlü tepkiler verebilir ya da derslerde tepkisiz kalarak, sessizce okula gidip gelebilirler.
Çocuğunuzun Okula İstekli ve Severek Gitmesi İçin Neler Yapabilirsiniz?
Çocuklar büyüdükçe okulda bazı olumsuz deneyimler yaşamaya eğilimlidirler. Anne baba olarak çocuğunuzun arkadaşlarıyla ilişkilerini, öğretmenle olan iletişimini ve derslerdeki durumunu yakından takip etmeniz gereklidir. Okula gitmek istememesinin nedenlerini onu suçlamadan anlamaya çalabilirsiniz. Okulda bazı çocuklar arkadaş edinmekte zorlanıyor, derslere katılımda çekingen davranıyor veya öz bakım konularında rahat hissetmiyor olabilirler. Çocuklar, bu gibi belli başlı nedenler sebebiyle ya da hiç aklınıza gelmeyecek ufak bir problem yüzünden okula gitmek istemeyebilir.
Öğrenmeyi Nasıl Eğlenceli Hale Getirirsiniz?
Çocuklar öğrenmeyi ve keşfetmeyi severler. Bir konuya ilgi duyduklarında öğrenmek için isteklidirler, çevrelerindeki yenilikleri fark ederler ve dikkatlerini verebilirler. Çocukları heyecanladırmak, bir konuya dikkatlerini çekmek aslında kolaydır. Anne babanın herhangi bir konuda heyecanlı olması onları da heyecanlandırır. İlgisini çekmek istediğiniz konuya biraz gizem, muziplik, bilmece eklediğiniz de çocukları doğrudan işin içine çekersiniz. Örneğin bazen bir konuya çocuğun dikkatini çekmek için ses tonunu değiştirmek, farklı hareketler eklemek yeterli olabilir. Bu tür yöntemleri anne baba olarak çocukların sıkıcı buldukları dersler ve diğer konuları ele alırken kullanabilir, okuldaki ufak tefek sorunları eğlenceli bir bakış açısıyla çözümleyebilirsiniz.
Çocuklar bazen öngörülebilir durumlarda da dopamin patlaması yaşayabilir. Örneğin çocuğunuza her akşam okuduğunuz, ezbere bildiği hikayeyi okuyabilir ve durup bir kelime eklemesine izin verebilirsiniz. Bu onu mutlu edecek ve rahatlamasına yardımcı olacaktır. Üstelik çocuğunuz bunu eğlenceli bulduğu için tekrar tekrar yapmak isteyecektir.
Öğrenmekten Sıkılan Çocuğu Nasıl Yönlendirmelisiniz?
Uzmanlara göre sıkılan çocuklar, verilen bilgiyi öğrenmekte ve hafızalarında tutmakta zorlanır. Beyindeki duygusal tepki, hafıza ve karar vermeyle ilgili olan amigdala, öğrencinin bilgiyi sıkıcı veya çok zor olarak algılaması durumunda bilgi akışını engeller. Çocuklar okulda yaptıkları dersleri ve çalışmalarını önemli görmediklerinde can sıkıntısı sorunu ortaya çıkabilir. İşte böyle durumlarda ebeveynler, onlara rehber olmalıdır. Kişisel ilgi oluşturmak, önceki bilgilerle bağlantılar kurmak, amigdala blokajını önlemek için son derece faydalıdır.
Örneğin; sınıf öğretmeni veya öğretmenlerinden ele alınacak ders konularına dair ön bilgi edinin. Çocuğunuzla birlikte bu konularla ilgili konuşun, internetten araştırma yapın. Örneğin öğretmen hızlı taşıtları anlatacaksa ebeveynler çocuklarını heyecanlandırmak için, uçak ya da otobüs gibi çeşitli ulaşım deneyimlerinden bahsederek çocuğun konuya ilgisini çekebilir.
Çocuğunuz Okuldan Geldiğinde Canı Sıkılmış ve Üzgünse Ona Neler Söylemelisiniz?
Çocuğunuz bazen okuldan geldiğinde canı sıkılmış, hayal kırıklığına uğramış, üzgün ve isteksiz olabilir. Bu durumu onun yanında genelleştirmeyin ya da çok fazla büyütmeyin. Okulla ilgili olumsuz düşünceleriniz varsa çocuğunuzla bunu paylaşmayın ya da konuşmayın. Sadece neden böyle hissettiğini, duygularını anlamaya çalışın, dinleyin, neler olduğunu öğrenin ve destek olun. Ona kırıcı sözler, suçlamalar da bulunmayın. Ona zaman tanıyın. Çocuğunuz rahatlayınca yanında olduğunuzu hissettiren konuşmalar yapın ve sorunu çözmek için neler yapabileceğinizi önce ona sorun ve sonrasında kendi önerinizi dile getirin. Bu gibi olumsuz ve gergin durumlarda önceliğinizin ebeveyn çocuk ilişkisini korumak olduğunu unutmayın. Uzmanlar, olumsuz bir fikirde ve bir kavramla mücadele eden çocukları zorlamanın beyindeki olumsuz yolları güçlendirebileceğini belirtiyor. Çocuklar defalarca başarısızlığa uğradıklarında, beyinlerinin daha güçlü direnç yolları yarattığını ve öğrenmeyi daha zorlaştırdığını ifade ediyorlar.
Çocuğa Öğrenmeyi ve Okulu Nasıl Sevdirirsiniz?
Anne baba olarak, güvenilir aile rutinleri oluşturarak okul ve ev ödevi stresini azaltabilir, çocukların öğrenme görevlerini tamamlamak için zaman kazanmasını sağlayabilirsiniz. Çocuğunuza rutin çalışma programı yapabilir, ders çalışırken zorlandığı yerlerde konuyu daha iyi anlamasını sağlayarak ona destek olabilirsiniz. Çocuğunuzun ders çalışırken ne tür bir ortamı tercih ettiğine dikkat edin. Belki çocuğunuz yakınlarda bir ebeveyninin olmasını istiyor ya da yalnız çalışmak istiyor olabilir. Uzmanlar her iki durumda da çocuğa destek olmanın önemli olduğunu belirtiyor. Ders bitiminde onunla birlikte vakit geçirmek, oyun oynamak çocuğunuz için en iyi ödül olabilir.
Önemli Hatırlatma
Bu içerik ilgili uzman danışman tarafından izleyicilerimizi bilgilendirme amaçlı
hazırlanmıştır. Kendinizin veya çocuğunuzun sağlığı ile ilgili her konuda, bir tıp
doktoruna veya çocuk eğitimi ve psikolojisi alanında çalışan uzmanlara danışmanızı tavsiye
ederiz.