Çocukla Mutlu ve Sağlıklı İletişimin Yolları
Aile, çocuğun içine doğduğu sosyal çevredir. İlişki kurmayı ve sınırları ilk aile ortamında tecrübe eder.
Aile, çocukların içine doğduğu ilk sosyal çevredir. İlişki kurmayı, sosyalleşmeyi ve sınırları çocuklar ilk olarak aile ortamında tecrübe ederler. Pek çok farklı şeyi aile aracılığı ile öğrenirler. Bununla birlikte çocukluk kişilik yapılandırması, kim olduğunu keşfetme, kim olacağını belirleme gibi pek çok gelişimi içeren bir dönemdir.
Ailelerin bu noktada bilinçli olmaları ve bu dönemi verimli bir şekilde geçirmeye özen göstermeleri çocuğun pek çok gelişim alanında ciddi ilerleme ve sağlıklı bir kişilik geliştirmesini sağlayacaktır.
Ebeveynlerin çocukları adına yapabilecekleri en önemli şey onları iyi tanımaktır. Bu iyi bir gözlemci olmakla mümkün olabilir. Çocuklar özellikle bebeklik (0-2 yaş arası) döneminde oldukça hızlı bir fiziksel ve bilişsel gelişim gösterirler. Bu dönemde hareket etme, oturma, emekleme, yürüme, yemek yiyebilme, konuşma, sosyalleşme gibi pek çok alanda çok hızlı bir gelişim gözlemlenir.
Tüm bu gelişim evreleri, süreçler ve geçiş şekilleri her çocukta farklı ilerler. Bu noktada ailelerin çocuklarını çevredeki diğer çocuklarla mukayese etmek yerine onları iyi gözlemleyerek çocuğun kendi içindeki gelişim ve büyüme süreçlerini takip etmeleri önemlidir. Tüm bu fiziksel ve bilişsel gelişim ile birlikte çocuğun öğrenmesi ve kişilik geliştirmesi de doğumu ile birlikte başlar. Özellikle öğrenme ve sağlıklı bir kişilik gelişimi açısından huzurlu ve dengeli bir aile ortamı önemlidir. Kişilik gelişimi özellikle çocukluk döneminde önemli bir kısmını tamamlar ve kendini kapatır.
Çocuklukta alınan, görülen, öğrenilen pek çok şey zamanla kişilik halini alır ve yapılanır. Bu sebeple ailenin değerleri, öncelikleri ve hassasiyetleri noktasında net olması, çocuğa karmaşık mesajlar vermemesi ve çocuğu destekleyen bir yapıda olabilmesi önemlidir.
Ailelerin böyle sağlıklı bir yapı kurabilmeleri öncelikle ebeveynlerin ve diğer aile bireylerinin iletişime açık olması ve çocuğa yeterli öğrenme ve hareket alanını açması ile mümkün olabilir. Ailenin iyi bir gözlemci olması ve iletişim kanallarını sürekli açık tutması çocuğun yetişkinliğe kadar sürecek tüm gelişim dönemlerinde önemli bir anahtar olacaktır. Sağlıklı ve açık iletişim kurabilmek için daha bebeklik döneminden itibaren hem fiziksel hem de sözel olarak çocukla ilişki kurmak önemlidir.
Peki çocuk ile ilişki kurmak ne demektir?
Doğum ile başlayan süreçte özellikle çocuğun sürekli değişim halinde olan fiziksel ve psikolojik ihtiyaçlarına doğru ve yerinde cevaplar verebilmek; ilişki kurabilmektir. Bu aileler adına sürekli değişim gerektiren ve gelişmeyi destekleyen bir süreçtir. Aile tarafından bebeklikten itibaren çocuğa sarılmak, öpmek, saçlarını okşamak, elini tutmak gibi günlük yaşam içerisinde yapılan pek çok fiziksel yakınlık sağlayan davranışların sürekliliğinin sağlanması önemlidir.
Bu şekilde bir yakınlık kurmanın bebekleri ve çocukları sakinleştirdiği ve krizlerden uzak tuttuğuna dair birçok bilimsel çalışma yayınlanmıştır. Bununla birlikte çocuğu muhatap kabul etmek, onunla konuşmak, anlayacağı bir seviyede günlük olayları paylaşmak ilişki kurmanın ikinci önemli basamağıdır. Adım adım büyüyen çocuk en önemli eşiği konuşma ile atlar.
Kendisini ifade edebilme noktasında konuşabilmek, duygusunu ve düşüncesini rahatça ifade edebilmek kişi için oldukça önemlidir. Bu noktada çocuğu konuşulacak bir birey olarak görmek özellikle kişilik gelişimi ve çocuğun kendisini ifade edebilmesi noktasından oldukça önemlidir. Bu alışkanlık ailedeki iletişim kanallarını açık tutar ve çocuğun sağlıklı bir sosyalleşme süreci için de pek çok avantaj sağlar. Çocukla konuşmanın yanı sıra ebeveynlerin birbirleri ile konuşması, gün içinde neler yaptıklarını, planlarını birbirlerine anlatmaları da aile ilişkilerini bir bütün olarak geliştirirken, bir taraftan da çocuğa sağlıklı iletişimin yollarını gösterir.
Ebeveynlerin unutmaması gereken en önemli nokta çocukların onlara anlatılanlar ya da söylenenlerden çok gördüklerini kopyaladıkları ve davranış biçimi haline getirdikleri gerçeğidir. Çocukluk döneminde sağlıklı bir aile düzeni için, üçüncü ve bir diğer nokta oyundur. Çocukluk döneminde aile, kültürünü ve değer yargılarını çocuğa verebilmek ve onunla sağlıklı bir ilişki kurabilmek için oyunu aktif bir şekilde kullanmalıdır.
Oyun çocukların en önemli iletişim ve ilişki kurma yoludur. Bu sebeple çocukluk döneminde çocukla oyun oynamak onun dünyasına girmek ve anlamak adına ebeveynlere oldukça önemli ipuçları verir. Çocuklar oyunla iletişim kurarken bir taraftan da sosyal olarak pek çok rolü tecrübe eder, gelişir, hisseder ve iyileşirler. Aile içinde ebeveynler genellikle öğretici ve yol gösterici bir yol izlemeyi tercih ederler.
Çocukluk dönemindeki oyunların özellikle bir bölümünün de ebeveynin “eşlik edici” rolünün ön planda olması gerekir. Çocuğun oyun dünyasına giren ebeveynin çocuğa eşlik etmesi, yol arkadaşlığı yapması, sürekli düzeltmeler yapmaması, bir şey öğretmek için ekstra bir çaba içerisine girmemesi önemlidir. Oyunun keyfini hissetmek, çocukla birlikte orada olmanın tadını çıkarmak ilişki kurmak adına oldukça önemlidir. Çocuklar ailelerinin onların yaşadıkları zorluklarda ya da mutluluklarda hep yanlarında olduklarını bilmek ve ebeveynleri ile konuşabilmek isterler.
Sağlıklı ilişkiler kurabilmek ve kuvvetli aile bağları geliştirmek kişileri çocukluk, ergenlik ve yetişkinlik dönemlerinde ruhsal olarak oldukça besleyen ve destekleyen alanlardır. Bu sistemlerin kurulabilmesi öncelikli olarak ailede başlar. Ailede ilişki kurabilmeyi öğrenebilmiş bir birey ileriki yaşamında da iş, arkadaşlık, evlilik gibi pek çok alanda yaşayacağı sıkıntıların üstesinden kolaylıkla gelebilir. İlişki kurabilmek her türlü sorunun ve sıkıntının çözümü noktasında anahtar vazifesi gördüğünden aileler her dönemde çocukları ile iletişim halinde olmalıdır. Sağlıklı bir iletişim şekli geliştirebilmek adına yukarıdaki 3 pratik ve kolay uygulanabilir adım her aile modelinin günlük yaşamı içine yerleşebilir özelliktedir.